kent

Agah Agamemnon

Balçova Teksas Olmasın!

Yazar: kent
Güvenlik, Balçova ve tüm İzmir için çok ciddi bir sorun haline geldi. Boncuk Büfe İddaa Bayisi'nin öldürülmesini takiben, Ata Caddesi'ndeki birahanenin üst katındaki dairede yaşayan bir Balçovalı, otomobilden açılan ateş sonucu yanağından yaralandı. Bir siyasiye çok yakın isimlerin buluştuğu Balçova'daki bir kahvede arbede çıktı; olay yerine giden polis ekipleri, tüm caydırıcılıklarını kullanmalarına rağmen kahvehaneye bile sokulmadan (her nedense kendinden geçmiş) serseri kılıklı adamların saldırısına uğradı. Üçkuyular'da bakkallık yapan Volkan Barut isimli esnaf da; marketini boşaltmaya çalışan hırsızları tek başına engellemeye çalışınca, cam parçasıyla kafasından yaralandı. Bakkalı yaralayanlara ne mi oldu, serbest kaldıklarını duydum; bunların hapse tıkılması için ille de adam öldürmesi mi gerekiyor kardeşim?

Balçova Emniyet Müdürü Emrullah Aksakal, çeşitli ilçelerde emniyet amirlikleri yapan ve UNİVERSİADE Güvenlik Komitesi'nde başarılı işlere imza atan iyi bir polis. Son günlerde, yoğunlaşan bu tip asayiş vakalarının önlenmesine yönelik devriye sayılarını artırsa da; acı sonuçları hep birlikte izlemeye devam ediyoruz. Eskiden, bazılarının bizim kuşağın mensuplarını içine katarak söyledikleri "Balçova, Emekli Cenneti" yakıştırması; artık anlamını yitirmeye başladı gibi görünüyor. Çünkü, özellikle hafta sonlarında alışveriş merkezleri nedeniyle yoğun para alışverişinin döndüğü ve insan akınının olduğu Balçova'daki güvenlik görevlisi kadrosu, ilçenin gittikçe de büyüyen güvenlik ihtiyacını karşılamıyor. Mevcut polis memurları da, yok AB mevzuatıdır yok "Terfim engellenir" diyerek, olaylar karşısında daha etkisiz kalmayı tercih ediyor maalesef. Mesela, Okul Durağı'ndaki Duru Park önünde, polis toplanma ve ekip görev değişim merkezi konumundaki Güvenlik Noktası bile etkinleştirilemiyor.

Hapçısı, esrarcısı; dar ve orta gelirli ailelerin çocuklarını oyun için getirdiği bu parkta cirit atarken; güvenlik noktasında görevli polisler bazı olayları görmezden gelmeyi tercih ediyor. Çünkü, içeriye tıkamadığı hapçı ya da hap satıcısı ileride güvenlik noktasını düşman belleyip her türlü kötülüğü yapabilir buradaki polislere? Bıçak sırtı bir durum yani yaşananlar?

***

Tüm bu nedenlerle, geçtiğimiz hafta Balçova Kaymakamı Ünal Erdoğan, Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, Emniyet Müdürü Emrullah Aksakal. Muhtarlar ve vatandaşların da yoğun katılımıyla gerçekleştirilen Uyuşturucuya Karşı Mücadele Platformu'nu önemsiyorum. Eskiden gelmeyen bazı isimleri de, bu kez, gösterdikleri duyarlılık nedeniyle kutluyorum. Narkotik Polisi Suat Bey'in söyledikleri, Balçova kahvelerinde ve okullarında yankılanmalı. Hapa bağımlı hale gelen pek çok kişinin "suç makinesi" olabileceği öngörüsüyle; bu duyarlılığın diri tutulmasını; "güvenli yarınlarımız" için gerekli görüyorum. O nedenle, herkesin gönüllü görev yapacağı; Uyuşturucusuz Gelecek Fahri Müfettişliği gibi bazı mekanizmaların oluşturulup, ortak bir iletişim merkezine bildirilmesi suretiyle olaylara anında müdahale edilmesini, Sayın Kaymakam için bir ödev olduğunu düşünüyorum.

***

Bizim için "yürüyüş" kelimesinin bir zamanlar anlamı büyüktü. Şimdi ise yürüyüş, geç yaşlanma ve sağlıklı bir yaşamın anahtarı olarak algılanıyor. Bazıları da, hiç olmazsa partilerinin oy oranını korumak adına sistemli bir siyaset çalışması yapmadıkları halde "İktidara Yürüyüş Yemeği" yapıyor. "Afiyet olsun" diyorum da; CHP İl Başkanı Selçuk Ayhan, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya gibi isimlerin gerçekten gündeme dair içeriği sağlam konuşmalar yaptığı bir ortamı, "İbo Şov?a dönüştürme becerisini (!) gösteren bazılarının ağzına isot biberi sürüyorum. Sanki, Çin Devrimi gibi bir kültürel dönüşüme vesile oluyor bu arkadaşlar da; "Bir Uzun Yürüyüş" gibi isimler takıyorlar gecelerine. Hepinize, iyi haftalar?





Bu Kategorideki Diğer Haberler

Hisarönü'nün güler yüzlü kumaşçısı: Cavit Kalankan

Hisarönü'nün unutulmaz kumaşçısı Cavit Kalankan, bir dönem İzmir sosyetesinin uğrak yeri Cavit Tuhafiye'nin kepengini 1963 yılında açmış. 1928 yılında İzmir'de doğan, çocukluğ... Devamı

Kemeraltı gibi renkli ve hareketli bir İzmirli: Şencan Fotocan

Yıl 1941. Kemeraltı'nda sayıları bir elin parmaklarını geçmeyecek fotoğrafçılardan biri olan Foto Can'ın önünde çekilmiş siyah beyaz bir fotoğraf. Askılı şortu, kısa beyaz çorapl... Devamı

Türkçe'yi ve Nazım'ı çok seven Rus Türkolog

Milliyet Gazetesi’nin 19.08.1965 tarihli sayısından “İzmir, Özel” mahreciyle yayınlanmış bir bir haber...  ”Fuar yarın açılıyor: Bu yılki fuarın parolası : Dünyada bar�... Devamı

Bir gazetecinin unutmaya kıyamadıkları

İzmir'de doğmuş, uzun süren meslek yaşamı boyunca önüne gelen tüm tekliflere karşın İzmir'den kopamamış bir meslek büyüğümüz, gazeteci Haluk Cansın ile söyleştik...  Hal... Devamı