BU yıl, önce cumhurun (halk) reisi, sonra milletin vekilleri seçilecek...
Erken seçim kararı alamayan Meclis, önce milletin vekilini, ardından da o milletvekillerin yeni cumhurbaşkanını seçmesinden çekindi, korktu.
Artık yeni cumhurbaşkanı, eskimiş Meclis'in üyeleri tarafından seçilecek.
Atatürk'ün oturduğu koltuğa Başbakan Recep Tayyip Erdoğan mı, yoksa onun işaret ettiği başka biri mi oturacak?
Her şey 16 Nisan günü belli olacak.
Bu durumda önümüzdeki iki haftada, Çankaya tartışmaları doruğa çıkacak gibi görünüyor.
Oysa, cumhurbaşkanını halkın seçmesi için gerekli Anayasa değişikliği yapılsa, bu tartışmalara bir nokta konulsa daha iyi olmaz mıydı?
Bütün partiler, cumhurbaşkanını halkın seçmesini isterken, AKP ve CHP'nin lider kadrosu, halkın seçimi yerine, kendi seçimlerine öncelik veriyor. Bugün halka gitmeye korkanlar, yarın eninde sonunda halkın huzuruna çıkacaklar.
İşte o zaman halk konuşacak ve son sözünü söyleyecek.
Hangi siyasi partiyi sandığa gömecek, hangisini çıkaracak belli olacak... Şu anda herkes cumhurbaşkanı seçimine odaklanmış durumda.
Buna rağmen, partiler seçim çalışmalarına şimdiden başladı.
Peşpeşe kamuoyu yoklamaları yapılıyor.
Vatandaşın partilere olan eğilimi günden güne değişiyor.
Nitekim halkın eğilimini, zihni yapılanmasını belirleme uzmanı olan sosyal psikolog Ertan Ünver, üç ayda bir yaptığı bilimsel çalışmasına bir yenisi ekledi.
Son üç ay içindeki 88 faktörel gelişmeyi değerlendiren Ünver, bakın ne diyor:
"Üç ayda vatandaşın siyasi eğiliminde değişikliğe neden olan çok önemli gelişmeler oldu. Bu gelişmeler arasında en etkili olanları ise DYP lideri Mehmet Ağar'ın düz ovada siyaset söylemi, Başbakan'ın terörist başı Öcalan'a 'sayın' demesi ve şehitlerden 'kelle' diye söz etmesi, Kuzey Irak'taki son gelişmeler, İsmail Cem'in ölümü, DTP kongresi, Hrant Dink cinayeti, 301 tartışmaları, Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın TBMM Başkanı Bülent Arınç'ı ziyareti, cumhurbaşkanlığı tartışmaları, TSK andıçı, istikrarsızlık korkusu, solda ve sağda birleşme çalışmaları. Bu çalışmada 15'i çok etkili, 52'si etkili, 14'ü az etkili, 7'si ise etkisiz 88 gelişmeyi değerlendirerek vatandaşın zihni yapılanmasını belirledim. 16 Mayıs'taki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra seçmen eğilimleri, tercihe doğru yönelmeye, yani daha netleşmeye başlayacak."
Seçimlere 90 veya 120 gün kala seçmenin yüzde 62'sinin, eğilimden saptama, tercih dönemine gireceğini savunan Ünver, "Karar vermiş, parti tercihini yapmış seçmenin oranı yüzde 89'u bulacak. Oy kullanacak seçmenin yüzde 11'i ise kararını seçim gününe bırakıyor. Ayrıca bağımsız adayın çok olması geçersiz oy oranını yükseltecek" diyor.
Ünver, Demokratik Toplum Partisi'nin seçimlere bağımsız adaylarla katılacağının açıklanması üzerine, mart ayı değerlendirmesinde bu partiye eğilim duyanların tamamen bağımsız adaya yöneldiğini iddia etti.

İşte Ünver'in son çalışmasında ortaya çıkan tablo:
PARTİLER	OCAK 2007	MART 2007
Adalet ve Kalkınma Partisi	27.30	29.10
Milliyetçi Hareket Partisi	15.40	15.60
Cumhuriyet Halk Partisi	14.60	12.30
Doğru Yol Partisi	11.10	10.10
Anavatan Partisi	09.80	08.70
Demokratik Toplum Partisi	05.40	-------
Demokratik Sol Parti	05.20	05.60
Saadet Partisi	04.10	03.90
Büyük Birlik Partisi	00.90	01.70
Sosyal Demokrat Halk Partisi	00.80	01.10
Bağımsızlar	00.20	05.20
DİĞERLERİ.	05.20	06.70
Toplam	100.00	100.00

CHP'nin 'etik' il başkanı!.

İZMİR İl Genel Meclisi'nde önümüzdeki günlerde yeni meclis başkanı seçilecek.
AKP ile CHP arasında yapılan koalisyon protokolüne göre yeni başkan AKP'li olacak.
Ancak, yaklaşan seçimler öncesinde bu iki partinin koalisyonunun bozulmasını isteyenlere bakın CHP İzmir İl Başkanı Selçuk Ayhan nasıl yanıt veriyor:
"CHP, etik değerlere uyan bir partidir. Bunun da ilk koşulu dürüstlüktür. Bu protokol ancak Deniz Baykal'ın bana vereceği bir talimatla bozulur."
Bu iki cümlenin Türkçe meali şudur:
"Sevgili AKP'li kardeşlerim. CHP'de ben dahil herkes etik değerlere uyarız. Ama Deniz Baykal uymaz. Bu nedenle eğer o talimat verirse bu koalisyonu bozarız."
Bakalım seçimler yaklaştıkça sevgili il başkanının kırdığı potların faturası nasıl ödenecek?
Yaşayıp göreceğiz.

DUYDUK

DYP İzmir İl Başkanı Turan Arınç'a ulaşamayan kimi partililer, "Başkana bir türlü ulaşamıyoruz" diyerek DYP Genel İdare Kurulu Üyesi Emin Dinleten'e dert yanmış. Dinleten de "Ben de ulaşamıyorum. Acil görüşmek istediğim zaman mesaj atıp beni aramasını istiyorum" diyormuş.

* * *

ANAVATAN Partisi'nde Genel Başkan Erkan Mumcu'nun sınıf arkadaşı İhsan Bilgiç'in karşısına kimse aday olarak çıkmak istemiyormuş. Çünkü milletvekili seçimlerinde Mumcu'nun afarozuna uğramaktan korkuyorlarmış.

* * *

İZMİR İl Genel Meclisi'nin CHP'li Grup Başkan Vekili İ.Yücel Özen'in, İl Başkanı Selçuk Ayhan'ın bugünlerde sık sık AKP'nin İl Genel Meclis Başkan adayı İsmail Yılmaz ile görünmesi üzerine, bazı partililer şöyle konuşuyormuş:
"İl başkanına muhalefet ettiğimiz için bize İsmail Ağa Tarikatı üyesi diyenler, anlaşılan kendilerini tarif ediyormuş da bizim haberimiz yokmuş."