İzmir'de turizmden sorumlu Vali Yardımcısı olduğum dönemde (1997-2000) "İzmir şehir turu" üzerinde çok durmuştum. Bütün bu yöndeki çabalarımıza rağmen; bugüne kadar bu konuda bir arpa boyu yol alınmadığını görmekteyiz. Bilindiği gibi; dünyanın önemli ve büyük şehirlerine gittiğinizde orada bir şehir turu ile karşılaşırsınız. Özellikle; turizm, kültür, tarih ve benzeri yönlerden önem taşıyan merkezlerde bu uygulama çok yaygındır. Kentin yerli ve yabancı turistlere tanıtılması ve onların gezdirilmeleri için bu çok güzel bir yöntemdir. Kent kimliği denilen olay büyük ölçüde böyle ortaya çıkmaktadır. Aksi takdirde; insanların kenti tam olarak tanıma imkanı , orada uzun süre yaşayanlar dışında mümkün olmamaktadır. Halbuki; bunun böyle olmaması gerekiyor. Çünkü siz eğer turizmde iddialı iseniz, mutlak surette ülkenizi ve kentinizi iyi tanımak zorundasınız.

Bu konuda İzmir ilinin durumuna baktığımızda; henüz icra edilen bir "şehir turu" olayının şimdiye kadar yapılamamış olmaması büyük bir eksikliktir. Son yıllarda İzmir ilinin turizmde gerilediğini herkes biliyor. Turistin neden İzmir'e gelmediği konusunun üzerinde pek fazla kafa yorulmadığı anlaşılıyor. Turistin kendiliğinden gelmeyeceği bilindiğine göre ; onları kente çekebilecek "alternatif turizm" alanlarının oluşturulması gerekiyor. Bu da ilin imkanlarının müsait olduğu kongre turizmi, kültür turizmi, termal turizm, kış turizmi ve benzeri alanlarda uzmanlaşarak bu konularda iddialı hale gelmekten geçmektedir. Bu gerçek bilindiğine göre ne yapılabilir? İl merkezine turisti çekebilmek için iyi bir kent anlayışının yerleşmesi ve düzenlenmesinin yapılması kaçınılmazdır. Aslında İzmir'in bu konudaki konumu çok uygundur. Şöyle ki; 5000 yıllık engin geçmişe sahip olan bu eşsiz kentin çok sayıda tarihsel ve kültürel değeri olan eserleri mevcuttur. Bu değerler öyle çoktur ki; diğer kentleri kıskandıracak niteliktedir. Esas olan bu değerlerin pazarlanması olayıdır.

İşte burada bir imkan olarak İzmir'de şehir turu düzenlenmesi gündeme gelmektedir. Örneğin; Arkeoloji Müzesi'nin önünden veya Konak Meydanı'ndan başlayıp (eğer meydan diye bir şey kaldıysa) Kordon'a, oradan Tepekule'ye ve Ağora'ya, oradan Kadifekale'ye kadar uzanan, en sonunda ise Kemeraltı'nın eşsiz alışveriş ortamına geçen bir şehir turunu başka hangi kentte yakalayabiliriz? İyi düzenlendiği takdirde bunun doyumsuz zevkini yerli ve yabancı turistlerin tatmaması için hiçbir neden yoktur. Bunu belediyenin elindeki kullanılmayan otobüslerden faydalanarak veya ihale ile özel firmalara ihale edilmek suratiyle çok az maliyetle dahi yapmak mümkündür. Dünyanın başka ülkelerinde örneğin Londra'da , gittiğinizde sizi hemen bir şehir turuna çıkarırılar ve her tarafı çok düşük maliyetle en ayrıntılı şekilde gezdirirler. Alternatif tur imkanları mevcuttur. İzmir özeline baktığımızda biraz önce söylenen tur programlardan başka; dış mekanları içine alan, Balçova, Buca, Bornova, Güzelbehçe, Narlıdere, Urla gibi yerler ile Karşıyaka, Çiğli ve Kuş Cennneti'ni kapsayan büyük turlar da yapılabilir.

Bun şahsen bunun olabilmesi için bu konuyu her fırsatta dile getiriyorum ve kamuoyu oluşturmaya çalışıyorum. Çünkü bu tür bir olay herkesin benimsemesi ve desteği ile olabilir. Kamuoyunun bilinçlenmesi ve baskı grubu olarak yetkililerle işbirliği çok önem taşır.

İzmir ilinde turizmi canlandırmak isteniyorsa mutlak surette İzmir şehir turlarını hiç zaman geçirmeden gerçekleştirmek lazımdır. Bu turlar sayesinde; güzergahta bulunan eserler, binalar ve işyerleri de kendilerine çekidüzen verecek, bir nevi otokontrol sağlanmış olacaktır.

Bu amaçları gerçekleştirmeyi hedefleyen İzmir Tanıtma Vakfı (İZTAV) bizim tarafımızdan kurulmuş ve çalışmaya başlamıştı. Kuruluşunu bizzat yaptığım ve başkanlığını yürüttüğüm bu vakıf ve şirketi canlı tutulamadı. Ancak daha sonra bu konuda bir ilerleme sağlanamadı ve maalesef kongre turizminde Türkiye'de İstanbul ve Antalya dışında; pek başka yerde ve özellikle de İzmir'de ilerleme görmemekteyiz,. Önümüzdeki zaman içerisinde Dünyanın en büyük fuar organizasyonuna ev sahipliği yapması beklenen İzmir'de daha yapacak çok şey bulunmaktadır. Daha öncede belirtildiği gibi; Valiliğimizin önemli projelerinden birisi olan İzmir Turizm Tanıtma Vakfı ve İzmir Convention and Visitors Bureau adında bir şirket kuruldu. Ama bizden sonra işletilemedi.

Bu konuyu başka bir yazıda daha ayrıntılı işleyeceğim,

Şimdilik; bol şehir turlu bir İzmir görmek dileğiyle...