AKP, ikna eder mi?
Yazar: Münir Koçarslan
Yerel seçimlere 10 ay kaldı. Başbakan İzmir'i istiyor, AKP bastırıyor. Deniz Baykal, "Kolaysa gel de al" diyor, CHP çalışıyor.
22 Temmuz milletvekili seçimlerinden önce de AKP'lilerle konuşmalarımızda şu cümleler sık sık tekrarlanıyordu:
"İzmirlilerin bize bakışını değiştirmemiz gerekir. Gizli bir gündemiz, laik cukhiriletle problemimiz yok. Biz merkezin büyük pantisisiyiz. Her kesimin oyuna talibisiz."
Ancak sandıklar açımdıktan sonra, işler değişti. Yüzde 47'lik iktidar, bör önceki dönemde olduğundan farklı davrandı. Sonunda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı "Laiklik karyıtı hareketelerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle AKP için kapatma davası açıldı.
AKP, köklerini dayalı olduğu, Milli Nizam Partisi, Milli Selamet Partisi, Refah Partisi, Fazilet Partisi gibi kapatılır mı? Ayrı bir tartışma konusu...
Ama AKP'liler, "kapatma olmayacakmış" gibi sahaya indi.
İl Başkanı Aydın Şengül, aralarında bizim de bulunduğumuz bir grup gazeteciyle hafta içi yemekte biraraya geldi.
Seçmenin kendimlerine "önyargıyla yaklaştığı"nı söylülordu.
Bunu kırmak için de İzmir'de kadın ve gençlerden oluşan ekipler kurduklarını söylüyordu. Bir nevi "ön yargıları kırma timi"...
Belirlenen strateji göre, iki ay içinde öncelikle Konak, Buca ve Bornova'da 100 ev ziyaret edilecek. Seçmen AKP'ye oy vermesi için ikna edilecek. Seçime kadar da en 200 bin eve girilecek.
Aydın Şengül diyor ki:
Şu ana kadar bin evin 560 tanesini gezdik. Gittiğimiz evlerin sadece 2'sinde İçeri kabul edilmedik. Diğerlerinde beklediğimizden daha iyi karşılandık. AKP'nin dine dayalı bir parti olduğunu düşünenler arkadaşlarımızı görünce bakışlarını değiştiriyor."
Peki bu kadar kolay mı?
AKP, 6 yıldır iktidarda ve kafalarda soru işaretleri var.
Eskiler ne demiş:
"Ainesi (aynası) iştir kişinin, lafa bakılmaz."
Kimse alınmasın ama ben de lafa değil, işe bakanlardanım.