kent

Ercan Sever

Protokolperest...

Yazar: kent
Protokol düşkünlüğü toplumsal özeliklerimizin önde gelenlerinden. Her dem hafiften de olsa protokol muamelesi görmek istiyoruz. Topluluklar içinde protokol hanesine yazılmak milli talebimiz değil mi? Ayrıcalıklı ilgi görmek ucundan ayağımızı yerden kestirmez mi?

Ya tersi durumda!... Protokol ilgisi görmediğimiz her yeri tufan yerine çevirmeyi ne çok isteriz. Protokol gibi karşılanmamak, algılanmamak, egolarımızı hırçınlaştırarak hemen devreye sokar. Öncelikle olay sonrası hesaplaşma listesi hazırlanır gergin zihinlerde. Sıklıkla dışarı yansıtılır öfke.

Etrafın bir anda protokol canavarları ile dolduğu ne çok yaşanmışlık vardır. Geçenlerde bir tören esnasında yaşanan protokol deneyiminin, yargı sürecini başlatan gerginliği hala taze.

Aslında turnusol kağıdıdır protokol muhabbetleri. O çok engin, filozof meşrep olduğunu düşündüğünüz nice insan iki sandalye önde oturmak için ne mücadeleler verir. Bir arkada veya yanda durmanın ağırlığını taşıyamayan ne insanlar var.

Kibir duygusunun protokol olarak cisimleştiği her yer sessiz bir mücadeleye sahne olur. Eğer protokolün zirvesi ile ödüllendirilmişsen sorun yok. Fakat protokol hesaplarındaki konum memnuniyet vermekten uzak ise işte orada başlar hesap tutma, not etme, intikam takvimi. Protokol yollu ego patlamasına kılıf ise hazırdır:
“Benim için değil temsil ettiğim makam için önemli.”

Bu limana sığınanları büyük bölümü de alıştığımız yalana inandığınızı zanneder. Öyle hırslanmışlardır ki insanlık adına protokol dersinden üzerlerini çizdiğimizi fark etmezler bile.

Medya organlarında protokol 'skandalları' eksik olmaz. Nasıl izahını bulur bir iki sandalye veya kişilik yer farkının skandala dönüşmesi? Devletin tepesindekileri bir şekilde anlayabiliriz, ama giderek yaygın hale gelen protokol talebi organizatörlerin korkulu rüyası.

En anlamlı, duygusal törenlerde bile şeklin hükmettiği egolar ortalığı karıştırıveriyor. Öz'den çok şekil ile ilgilenmenin sıkıntısını yaşıyor organizatörler.

Protokol sistemine bu kadar çok anlam yükleme, antik çağ uygarlıklarında komşu devlet elçilerine mesaj için düzenlenen tören protokollerini çağrıştırıyor. Şükür henüz antik çağlarda olduğu gibi savaş çıkaran bir protokol skandalımız yok!...

Bırakalım ön sıralar, deri koltuklar haşmetlilerin olsun, ayakta kalmanın, kitleler arasında olmanın keyfini sürelim.





Bu Kategorideki Diğer Haberler

Hakkari şarapçılığı ve Asuri şarap kültürü

Akdeniz havzasında şarap ve şarapçılığın tarihiyle ilişkilendirilmeyen ulus veya uygarlık yok gibidir. Neredeyse bu coğrafyanın tüm ulusları şarapçılık tarihinin kendileriyle başla... Devamı

Tarihte Moğol Yağmacıların Yapamadığını Defineciler Yapıyor

Uygarlık tarihinin zengin coğrafyalarından birinin üzerinde yaşıyoruz. Onlar hatta yüzlerle ifade edilebilecek, toplum, ulus, uygarlık ve devletin yaşadığı, hüküm sürdüğü Anadolu co... Devamı

Anadolu tarihinde Süryani ve Ermeni kadınların türküleşen dramları

Türkü sevsin veya sevmesin herkesin duyduğunda mırıldanarak eşlik ettiği bazı türkülerin, popülaritesinin ötesinde derin anlamlar taşıdığını biliriz. Bireyin veya toplumun yaşadı�... Devamı

Sümer Türkmenleri, Akad Türkçesi, Türkler'in uzaylı ataları

Ulusçu fanatizm, dinci fanatizm ile aynı genlere ve karaktere sahiptir. Her iki akım da, akıl dışı savrulmalara açık, mistik, mitolojik ve ezoterik kurgular ile uygarlığa giydirilmeye çal... Devamı