Siz neyi kısacaksınız?..
Türkiye yine zorlu bir dönemece girdi...
Küresel kriz ile ilgili olarak çok tartışmalar yapıldı.
Kimisi "teğet geçti" kimi, "Türkiye için fırsat yaratacak", kimi "Deldi geçti" dedi...
Yurtdışındaki ekonomik verilere göre küresel krizden en çok etkilenen ülkelerin başında Türkiye geliyor.
Gerçek olan şu ki; Türkiye’de küresel kriz parası olanı değil olmayanı etkiledi...
Baksanıza alınan tüm önlemlerin büyük bölümü parası olanlar için alındı...
KDV, ÖTV indirimlerine bakın bunlardan kimler yararlandı?..
Şimdi bu indirimlerin sürmesi için kapalı kapılar ardında büyük bir çaba sürdürenler başka önlemler(!) peşindeler.
Otomotiv sanayicileri "Madem indirim kalkıyor, Hurda teşviki gelsin" diyorlar...
Yarın öbür gün beyaz eşyacılar da başlayacaktır: "Eskisini getir, yenisini götür" kampanyalarına...
Ekonomin düştüğü konum ortadayken, biz hala "IMF ile anlaşma yapalım mı, yapmayalım mı?" ikilemi içinde ne yapılacağını bilmeden önümüzü görmeye çabalıyoruz. Ekonomik veriler bizi Ekim Ayı’nda zor günlerin beklediğine işaret ediyor.
Allah beterinden kurusun demekten başka çaremiz yok gibi...
Her neyse...
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV), UNICEF ve Dünya Bankası’nın 2 bin 100 aileyle görüşerek yaptığı Türkiye Refah İzleme Anketi’ne göre kentlerde yaşayan yoksul aileler krizden oldukça olumsuz etkilendiği ortaya çıkmış. Anketin en çarpıcı sonucu ise:
Kentlerdeki en yoksul kesime mensup ailelerin yarısı, krizde çocuklarının gıda ihtiyacından bile kısmış...
Ankete göre: Ailelerin yaklaşık dörtte üçü Ekim 2008 ile Haziran 2009 arasında gelirlerinin düştüğünü bildirmiş. Aileler gelirlerindeki düşüşe uyum sağlamak için öncelikle daha ucuz gıda ve gıda dışı ürünlere yönelmişler, aynı zamanda gıda tüketiminin miktarında da tasarrufa gitmişler. Pek çok ailenin kriz nedeniyle çocuklarının gıda tüketimlerini kıstığını bildirmesi olmuş. Kent merkezlerinde yaşayan en yoksul yüzde 20’lik dilimdeki ailelerin dörtte üçü gıda tüketimlerini, aynı gruptaki ailelerin yarıya yakını da çocuklarının gıda tüketimlerini azalttıklarını söylemiş. Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Ulrich Zachau da, iş kaybının ekonomik krizin en görünür etkisi olduğuna dikkat çekerek, "Bu düşüşlerden en fazla yoksullar etkilendi. En yoksul gruptaki 10 aileden dokuzu daha düşük gelirle başa çıkabilmenin yolunun bulmak zorunda kaldıklarını bildirdi" demiş. Ey benim gözünü sevdiğimin halkı...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın "Ceplerinde para var" dediği kesimin anlaşılan cepleri delinmiş...
Yok ki harcamalarını kısıtlamışlar...
Çocuklarının boğazından kesmişler...
Umutlarını yitirmişler ki "yoksul gruptaki 10 aileden dokuzu daha düşük gelirle başa çıkabilmenin yolunu bulmak zorunda kaldıklarını bildirmişler!"
Daha ben size ne diyeyim?..
Ne zaman "KDV-ÖTV indirimi sürecek mi, uzatılır mı?" varsayımlarıyla uyutanlara siz ne zaman hak ettikleri cevabı vereceksiniz?..
Küresel kriz ile ilgili olarak çok tartışmalar yapıldı.
Kimisi "teğet geçti" kimi, "Türkiye için fırsat yaratacak", kimi "Deldi geçti" dedi...
Yurtdışındaki ekonomik verilere göre küresel krizden en çok etkilenen ülkelerin başında Türkiye geliyor.
Gerçek olan şu ki; Türkiye’de küresel kriz parası olanı değil olmayanı etkiledi...
Baksanıza alınan tüm önlemlerin büyük bölümü parası olanlar için alındı...
KDV, ÖTV indirimlerine bakın bunlardan kimler yararlandı?..
Şimdi bu indirimlerin sürmesi için kapalı kapılar ardında büyük bir çaba sürdürenler başka önlemler(!) peşindeler.
Otomotiv sanayicileri "Madem indirim kalkıyor, Hurda teşviki gelsin" diyorlar...
Yarın öbür gün beyaz eşyacılar da başlayacaktır: "Eskisini getir, yenisini götür" kampanyalarına...
Ekonomin düştüğü konum ortadayken, biz hala "IMF ile anlaşma yapalım mı, yapmayalım mı?" ikilemi içinde ne yapılacağını bilmeden önümüzü görmeye çabalıyoruz. Ekonomik veriler bizi Ekim Ayı’nda zor günlerin beklediğine işaret ediyor.
Allah beterinden kurusun demekten başka çaremiz yok gibi...
Her neyse...
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV), UNICEF ve Dünya Bankası’nın 2 bin 100 aileyle görüşerek yaptığı Türkiye Refah İzleme Anketi’ne göre kentlerde yaşayan yoksul aileler krizden oldukça olumsuz etkilendiği ortaya çıkmış. Anketin en çarpıcı sonucu ise:
Kentlerdeki en yoksul kesime mensup ailelerin yarısı, krizde çocuklarının gıda ihtiyacından bile kısmış...
Ankete göre: Ailelerin yaklaşık dörtte üçü Ekim 2008 ile Haziran 2009 arasında gelirlerinin düştüğünü bildirmiş. Aileler gelirlerindeki düşüşe uyum sağlamak için öncelikle daha ucuz gıda ve gıda dışı ürünlere yönelmişler, aynı zamanda gıda tüketiminin miktarında da tasarrufa gitmişler. Pek çok ailenin kriz nedeniyle çocuklarının gıda tüketimlerini kıstığını bildirmesi olmuş. Kent merkezlerinde yaşayan en yoksul yüzde 20’lik dilimdeki ailelerin dörtte üçü gıda tüketimlerini, aynı gruptaki ailelerin yarıya yakını da çocuklarının gıda tüketimlerini azalttıklarını söylemiş. Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Ulrich Zachau da, iş kaybının ekonomik krizin en görünür etkisi olduğuna dikkat çekerek, "Bu düşüşlerden en fazla yoksullar etkilendi. En yoksul gruptaki 10 aileden dokuzu daha düşük gelirle başa çıkabilmenin yolunun bulmak zorunda kaldıklarını bildirdi" demiş. Ey benim gözünü sevdiğimin halkı...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın "Ceplerinde para var" dediği kesimin anlaşılan cepleri delinmiş...
Yok ki harcamalarını kısıtlamışlar...
Çocuklarının boğazından kesmişler...
Umutlarını yitirmişler ki "yoksul gruptaki 10 aileden dokuzu daha düşük gelirle başa çıkabilmenin yolunu bulmak zorunda kaldıklarını bildirmişler!"
Daha ben size ne diyeyim?..
Ne zaman "KDV-ÖTV indirimi sürecek mi, uzatılır mı?" varsayımlarıyla uyutanlara siz ne zaman hak ettikleri cevabı vereceksiniz?..
