kent

Ercan Sever

İdeolojik popülarite konforu kentsel atalete yol açmasın

Yazar: kent
Bir kentin iddiaları ile insanlığa sağladığı katkı arasında doğrudan bir bağ olduğunu düşünürüm. Peki, felsefenin ve belki de tarih biliminin doğduğu İzmir, bugün, dünkü iddialarının neresinde?

Vereceğimiz yanıtın bu kente inanan ve gönül verenler için çok da duymak istenilen şeyler olmadığını biliyoruz. Dün bu kentin binalarında ve sokaklarında uygarlık örgüleyenlerin iddialarını, bugünün İzmirlileri’nin paylaştığını söylemek mümkün mü? Günün ideolojik tercihlerinden yarına kalacak bir kentsel iddia çıkar mı?

İzmir’e eski Mısırlı mühendislerin ruhu gerek

Antik Mısır’ın piramitlerini, güneş tapınaklarını inşa ettiren firavunlar ve inşa eden mühendisler, binlerce yıl, bir önceki kuşak yönetici ve meslektaşlarının önüne geçmek istedi. Bugün dünya harikalarının başında gelen antik Mısır yapıları işte böyle bir kentsel rekabetin ve iddianın ürünüydüler. Eğer antik Mısır mühendisleri iddia sahibi olmasaydılar bugün heybeti ile tarihe meydan okumaya devam eden piramitler, güneş tapınakları olur muydu?

Ege’nin her yerinden basit bir kazı ile gün ile buluşan tarihi yapılar ve ruhları da böylesi bir iddianın ürünüydüler. Her gün önünden geçtiğimiz agora bir pazar yerinden fazlasıdır. Metropolis, Sard, Clazomenai, Pagos, Nysa, Efes ve benzeri kentler, hikayelerini dolu dolu yaşayarak bugün belleklerimizdeki saygın yerlerini hak ettiler.

Peki biz bugünün İzmirlileri’nin yarına bırakacağı kentsel iddiaları ve bunların ete kemiğe bürünmüş yapılaşmış örnekleri var mı? Piyasa ekonomisinin mabedi alışveriş merkezleri, ruhsuz binalar, endüstri ürünü özensiz ibadethaneler yarının İzmirliler’i için ne ifade eder hiç düşündük mü? Yarın, bugünü konuşacak İzmirliler, hangi kentsel özellik ve yapımızdan bahsedecekler.

Sanırım İzmir’i yönetenler, yönlendirenler, İzmir’deki siyasal tercihlerin, gelecek on ve yüzyılarda da konuşulacağını sanıyor. Bugün ülke çapında İzmir hangi özelliği ile ön plana çıkıyor. Elbetteki siyasal tercihi ile. Bu anlaşılabilir ama İzmir’in kentsel derinliği ve altyapısı ile gündemde olması gerekmiyor mu? Efes’e, Metropolis’e can verenlerin siyasal tercihlerini bugün kim biliyor? Agora’yı yapan ve yaptıranların politik duruşu hakkında fikir sahibi olan var mı? Aya Vukla’yı, Hisar Camisi’ni yapanların ordu-siyaset ilişkisine yaklaşımı nedir, anlatacak var mı?

Bu soruların yanıtları doğal olarak hayır. Bahsedilen bu konuları hafife almak gibi bir niyet elbette olamaz. Sadece ideolojik tercihlerin getirdiği popülaritenin doğurduğu konfor ve onun meydana getirdiği atalet "çağı ıskalamamıza neden olmamalıdır"a vurgu yapmak istiyorum.





Bu Kategorideki Diğer Haberler

Hakkari şarapçılığı ve Asuri şarap kültürü

Akdeniz havzasında şarap ve şarapçılığın tarihiyle ilişkilendirilmeyen ulus veya uygarlık yok gibidir. Neredeyse bu coğrafyanın tüm ulusları şarapçılık tarihinin kendileriyle başla... Devamı

Tarihte Moğol Yağmacıların Yapamadığını Defineciler Yapıyor

Uygarlık tarihinin zengin coğrafyalarından birinin üzerinde yaşıyoruz. Onlar hatta yüzlerle ifade edilebilecek, toplum, ulus, uygarlık ve devletin yaşadığı, hüküm sürdüğü Anadolu co... Devamı

Anadolu tarihinde Süryani ve Ermeni kadınların türküleşen dramları

Türkü sevsin veya sevmesin herkesin duyduğunda mırıldanarak eşlik ettiği bazı türkülerin, popülaritesinin ötesinde derin anlamlar taşıdığını biliriz. Bireyin veya toplumun yaşadı�... Devamı

Sümer Türkmenleri, Akad Türkçesi, Türkler'in uzaylı ataları

Ulusçu fanatizm, dinci fanatizm ile aynı genlere ve karaktere sahiptir. Her iki akım da, akıl dışı savrulmalara açık, mistik, mitolojik ve ezoterik kurgular ile uygarlığa giydirilmeye çal... Devamı