kent

Haluk Işık

Bir İzmirli'den Kültürpark'a dair...

Yazar: kent
İZFAŞ Genel Müdürü dostumuz Mehmet Şakir ÖRS, yapıtlarına İzmir kokusu sinmiş yazarları, geçtiğimiz günlerde, Kültürpark’ta kahvaltılı bir toplantıya çağırdı. Toplantı konusu, Kültürpark’ın geleceğiydi. Anlattı, anlattık, sonra Sancar Maruflu Ağabeyimizin rehberliğinde, vazgeçilmez kent simgelerimizden Kültürpark’ı dolaştık. Ne güzel bir gündü...

Bütün bunların belagat ve şikayet ötesine geçmesi, en azından üstünde tartışılacak bir somutluk kazanması gerekiyordu. Bu konuda bir rapor hazırlamaya çalıştım. Eksiği, gediği, bilgi eksikliği mutlaka vardır. İkinci yazıda, bunları gidermeye ve somut önerilere dönüştürmeye çalışacağım.

Gönderdiğim raporu, sizlerle de paylaşmak istedim. İZFAŞ sizin de katkılarınızı bekliyor...

***

KÜLTÜRPARK

Bir kent simgesi üstüne, düşünceler, öneriler - 1 -

Önsöz


Bu çalışmanın konusu, teması, iletisi tümüyle Kültürpark’tır. Amacı, İZFAŞ tarafından yapılan çağrıya uyarak, Kültürpark’a dair kişisel düşünce ve önerileri paylaşmaktır.

Yöntem olarak, bilinenleri ve bilinmesi gerekenleri yinelemekten kaçınarak, doğrudan gözlem ve öneriler sunmayı tercih etmektedir. Çünkü bu bağlamda, örneğin Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’nden Heyemola Yayınlarının “41 Yazar 41 Semt İzmirim” dizisine, kent üstüne yapıt üreten değerli araştırmacılardan bizzat kentin sunduğu görünüme, pek çok bilgilenme kaynağı bulunmaktadır.

Çalışmayı hazırlayan kişi, değineceği birçok konunun uzmanı değil, yalnızca kent kültürüne inanan ve kentiyle arasında tartışılmaz bağlar bulunan –bakınız, bu köşenin adı - bir İzmirlidir.

Kentleşmenin, kent kültürünün, kentlilik bilincinin, salt birey - kent arasındaki ilişkiyi değil, bir ülkenin demokrasi, çağdaşlık ve aydınlanma yürüyüşünü belirlediğine inanmaktadır.

Bu konudaki düşünceleri, örneğin “Çınarlı - Mersinli Bir Çocukluğun Coğrafyası” adlı kitabından, bu sayfanın sonundaki “Yazarın Tüm Yazıları” aracılığı ile ulaşılabilecek yazılarından, kısaca arşivde yer bulmuş düşünce, söz ve eylemlerinden öğrenilebilir.

Okumakta olduğunuz çalışma, bu niteliklerin dayattığı bir görevi daha yerine getirme çabasının ürünüdür. Elden geldiğince, konuyla ilgili kaynaklardan, bu güne dek gerçekleştirilmiş çalışmalardan, söz ve eylemlerden esinlenmiştir. Başkaca çalışmalara kapı açarsa, boşuna emek verilmemiş olacaktır.

Yazar, bilgi ve aktarma beceri eksikliğinden, çağrılmadığı için tanık olmadığı kimi toplantı sonuçları ve şu anda yürüyen çalışmalar hakkındaki cehaletinden dolayı, peşinen özür dilemektedir.

Bir başka dileği de, İZFAŞ tarafından yapılan bu çağrının (bkz. www.izfas.com.tr) bütün bu eksiklikleri ortadan kaldırmasıdır. Daha da önemlisi, İzmir için başlatılan bu girişimin; ön yargısız, ikbal ve getirim beklentisinde olabileceklerin ağızlarını sulandırmadan, kentseverlik ve yurtseverlik şemsiyesi altında, hepimizi buluşturmasıdır.

Giriş

1 Ocak 1936’da açılan Kültürpark, “küllerinden doğan şehir” İzmir özelinde, Cumhuriyet’in çok az döneminde gözlemlenen, insana, kente ve doğaya saygının canlı kanıtıdır. Bu açıdan “Cumhuriyet ve Kentleşme” açısından, özel bir yere sahiptir.

İzmirli ya da yolu İzmir’e düşen herkesin yaşamında, “bir Kültürpark” vardır.

Kültürpark, “Fuar” olarak yılın belirli dönemlerinde, “Kültürpark” olarak yeşil alan - sanat - spor - eğlence ve benzerleri açısından sürekli kamuya açık “sivil” bir yaşam alanıdır/alanıydı. Dönemlere göre değişen zihniyetlerin, kullanım amaçlarından birini ötekine yeğlediği de gözlemlenmiştir.

“Soğuk Savaş” döneminde düşman ülkeleri bir araya toplayarak; barış kültüründen ekonomik hareketliliğe, sanattan boş zaman geçirmeye, pek çok yararın gözetildiği yıllar da gerilerde kalmıştır.

Kuşkusuz dünyanın, ülkenin ve kentimizin yaşadığı/yaşatıldığı değişim ve dönüşümlerden, “Kültürpark” algısı da etkilenmiştir. Bu etkilenmeyi, olumlu anlamda değerlendirip alkışlamak olası değildir. Bunun nedenleri ve sonuçları üstüne yapılmış pek çok çalışma, bilgilenmek, ders çıkarmak ve esinlenmek adına, incelenmeyi beklemektedir.

Yeni bir “Fuar” alanı oluşturmaya karar verilmesi, Kültürpark adına bir milattır. Kent, devasa bir alanla baş başa kalmıştır. Yeşil alan olarak kentin akciğeri niteliği ile “Kültürpark” tanımının gerekleri, önümüzdeki süreci belirleyecektir, belirlemelidir.

Bu bağlamdaki düşünceler, somut önerilere dönüşmek ve gerçekleştirilmesini uzmanlara bırakmak zorundadır.

Düşünce ve öneriler

*Kültürpark algısına yönelik çalışmalar;

Kültürpark içinde uygulanan - uygulanacak olan çalışmalardan çok, kentin bu bağlamda ihmal edilen semtlerine öncelik verilerek, tanıtım ve dikkat toplayacak çalışmalar yapılmalıdır;

Özellikle otobüs, vapur, metro duraklarında ve gar, otogar, havaalanı, karayolu gibi kente giriş merkezlerinde, İzmirli ya da İzmir’le anılan sanatçıların, şiirlerinden, öykü parçalarından, resimlerinden ve benzerlerinden yararlanılarak hazırlanacak, sloganı örneğin “Kültürpark’tayım, sizi de beklerim...” olan görseller,

Çocuk ve gençlere yönelik, piknik sunumlu “Kültürpark Tanıtım Gezileri”, (Bu çalışma yazılırken, İZFAŞ’ın yaptığı anket sonuçları açıklanmış, gençlerde “Kültürpark Algısı”nın son derece yetersiz olduğu bildirilmiştir)

Gündoğdu ve Vasıf Çınar alanları başta olmak üzere, kentin uygun alanlarını dolaşacak “Gezici Kültürpark Görsel Sergileri”,

İZFAŞ internet sitesindeki görüş alışverişi olanağının, otobüs, metro, deniz araçlarında ve medyada yaygınlaştırılması,

Ulusal ve yerel radyo - tv - internet kanallarında “Kültürpark” konulu program olanaklarının yaratılması,

Değişik yaş gruplarına yönelik yazı, şiir, resim, fotoğraf ve benzeri yarışmaları,

Kuşkusuz İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZFAŞ’ın ilgi ve sorumluluk alanına girmese de, sürekli dile getirdiğimiz ilköğretim ve lise müfredatında mutlaka bulunması gereken “Kent Kültürü Dersleri”nde, Kültürpark'ın özel bir ünite olarak yer alması,

O güne kadar, İzmir Büyükşehir Belediyesince, bu anlamda kurslar/etkinlikler düzenlenmesi (Kent ya da İzmir okur yazarlığı), değişik yaş gruplarına yönelik yayınların kamuoyuyla paylaşılması, akla ilk gelenlerdir.

*Kültürpark’ın yeniden düzenlenmesine yönelik öneriler;

1) Her biri Ulusal Kurtuluş Savaşımızın önemli duraklarına tarihlenen ve adlandırılan giriş kapıları, bu tarihlere ve adlandırmalara yakışır biçimde yeniden düzenlenmelidir. Çevre düzenlemesi ve anmalıklarla, ziyaretçilerin bilgilendirilmesi sağlanmalıdır.

2) Lozan Kapısından giriş yönüne göre, Lozan Kapısı - Kaskatlı Havuz - Cumhuriyet Kapısı aksının sol tarafı (Açık Hava Tiyatrosunu da kapsayacak biçimde) “kültür ve sanat bölgesi” olarak, sağ tarafı “ticaret, eğlence, spor bölgesi” olarak düzenlenmelidir.

3) Kültürpark’ın kültür ve sanat bölgesi, örnek yerindeyse, “Broadway” tarzı tasarlanmalı, aynı gün içinde birden fazla ve değişik türlerde sanat icrasına elverişli mekanlar yaratılmalıdır. Bölge, ticaret - eğlence - spor bölgesinin ses yoğunluğundan etkilenmeyecek biçimde tasalanmalı, gerekli önlemler alınmalıdır.

4) İzmir Sanat, “kültür ve sanat bölgesi”nin eşgüdüm ve yönetim merkezi sayılmalı, yeniden tanımlanmalı ve yapılandırılmalıdır.

5) İsmet İnönü Kültür Merkezi, öteden beri özellikle alt yapı anlamında birçok harcama ve müdahaleye rağmen, eskimişliğini ve kültür - sanat çalışmalarına dair elverişsizliğini giderememiştir. Yıkılarak, yeniden, odeon tarzı ve çok amaçlı düşünülerek yapılması zorunludur. Bu konuda kimi beyanlar öteden beri dile getirilmiş olsa da, henüz bir çalışma yapılmamıştır.

6) Sanatsal mekan önerileri;

1 Adet Antik dönem esiniyle yapılacak 800 - 1000 kişilik açık hava HOMEROS TİYATROSU (Olağanüstü Yapıtlarıyla, Evrensel Kültürün Büyük İzmirlisi Olması Nedeniyle),

1 Adet 700 - 800 kişilik, klasik İtalyan sahneli, her türlü sahne - görüntü - müzik etkinliğine göre tasarlanmış Bedia Muvahhit Sahnesi (Mustafa Kemal Atatürk’ün Yönlendirmesiyle Sahneye Çıkan İlk Türk Kadın Oyuncu Olması ve Buna İzmir’in Tanıklık Yapması Nedeniyle),

1 Adet 300 - 400 kişilik, değişken sahneli ve her şeyiyle çocuklar için tasarlanacak Hasan Ali Yücel Çocuk Sahnesi (Ülkemiz Eğitim - Öğretim Tarihindeki Eşsiz Yerinden Dolayı),

1 Adet 500 - 600 kişilik değişken sahneli, avangart (öncü) çalışmalar için tasarlanacak GENÇLİK SAHNESİ, (Akla, gerekçeleriyle birlikte “Üç Fidan”dan “Kubilay”a pek çok ad gelmesine rağmen, sahnenin adı, açılacak bir kampanya ile gençler tarafından konulmalıdır)

7) Halen “Gençlik Tiyatrosu” olarak anılan, ama sanatsal çalışmalar için son derece elverişsiz olan mekan, bu adla anılmaktan vaz geçilerek, tümüyle bilimsel - kültürel toplantı ya da buluşmalara ayrılmalıdır. Bu mekanın, çok iyi bir tadilattan geçmesi ve düzenlenmesi gerekmektedir. Bitişiğinde halen Kültür ve Spor Daire Başkanlığı olarak kullanılan bina da bu düzenleme içinde, İzmir’deki kültür - sanat oluşumlarına tahsis edilmeli, basın ve yönetim merkezi olarak da tasarlanmalıdır.

8) Nikah Salonu ve Tenis Kulübü, simgesel ya da tarihsel özellikleri nedeniyle varlıklarının korunması düşünülebilir, ancak İzmir Sanat’ın bitişiğinde, görüntü kirliliği de yaratan tenis kortu kaldırılmalıdır. Esasen Kültürpark’ta bu anlamda pek çok yapı bulunmaktadır ve acilen geniş kapsamlı bir temizlik çalışmasına gerek bulunmaktadır. Bunlara, “fuar” mekanları olarak kullanılan hangarlar da dahildir.

9) Çocuk sokak oyunları alanı
Sek sek, köşe kapmaca, yakan top, ip atlama ve benzeri gibi geleneksel çocuk sokak oyunları için, albenisi yüksek bir alan ayrılmalı; salıncak, kaydırak ve benzeri oyuncaklarla desteklenmelidir. Var olan çocuk parkları yeniden düzenlenmeli ve çoğaltılmalıdır.

10) Açık hava resim, heykel işlikleri – Sergi alanları
Resim ve heykel sanatçılarının çalışması için, uygun koşulların sağlanmasıyla (açık ve sundurmalı, depolu ve benzeri) oluşturulacak üretim ve sergileme alanları gerekmektedir. Bu çalışmalardan elde edilecek yapıtlar, kentin meydan, park ve benzeri yerlerine eşit biçimde yerleştirilmelidir.

11) Kültürpark içindeki anıtsal heykellerin onarım, bakım ve yerleştirme - düzenleme çalışmalarının yapılması gerekmektedir. Yaratıcılarının tanıtımı eksiktir, tamamlanmalıdır.

12) Bu heykellerin kimi (örneğin, “Kültürpark’ın Yapımında Ölen Atlar” için yapılmış, Şadi Çalık imzalı olağanüstü emek ve doğa saygısı anıtı) değerine yakışır ve daha anlam kazanacak yerlerde sergilenmelidir. Örneğin, söz konusu heykel için Lozan Kapısı...

Bu arada, Kaskatlı Havuz'un Lozan Kapısı yönünde, başta Mısır Dikilitaşı olmak üzere, pek de estetik kaygı gözetilmeden bırakılan heykeller kaldırılmalı, Kültürpark’ın uygun yerlerine dağıtılmalıdır.

13) Ağaçlarından kuşlarına, mekanlarından heykellerine, öyküleriyle birlikte, yalın ve kolaylıkla ulaşılacak bir “Kültürpark rehberi” çıkarılmalıdır.

14) Kültürpark, bir kent simgesi ve saygınlık alanı olarak, modern ışıklama, güvenlik ve benzeri donanımı ile 24 saat yaşayan bir “çekim merkezi”ne dönüştürülmelidir.

15) Kesinlikle araç trafiğine kapatılmalı, çifte standart uygulamalar yapılmamalı, Kültürpark - içi ulaşım için, var olan elektrikli araçlar çoğaltılmalı ve hizmete sokulmalıdır. (Keşke çocukluğumuzun o minyatür treni yeniden yaşamsallık kazansa...)

16) Halkla İlişkiler çalışmaları, nitelikli ve eğitimli çalışanlarla birlikte, kaliteli, yalın ve kolay ulaşılabilir olmalıdır.

17) Bu bağlamda, belirli aralıklarla, Halkla İlişkiler Merkeziyle bağlantı kurulabilecek dahili iletişim sistemi yerleştirilmelidir. Böylelikle, Kültürpark içinde, sağlık, yangın ve güvenlik başta olmak üzere, olası sorunlara müdahale kolaylaşacaktır.

18) Halkla İlişkiler biriminde, acil müdahaleler için “Sağlık Birimi” oluşturulmalıdır.

19) Belirli aralıklarla “Kent Bilgilendirme Kuleleri” yerleştirilmeli, buraların donanımında yerel yönetimlerin katkısı istenmelidir. Bir başka deyişle, Kültürpark kent tanıtımı ve yönlendirme merkezi işlevi de görmelidir.

20) ”Spor, Eğlence ve Ticaret Bölgesi”, kaotik - arabesk - popülist görünüm ve kaygılardan uzakta tasarlanmalı, çağdaş kalite ölçütleri ödünsüz biçimde uygulanmalıdır.

21) Celal Atik Spor Salonu, Kültürpark Spor Merkezi olarak kabul edilmeli, spor amaçlı yapılanmalar, halen Kültür Müdürlüğü olarak kullanılan binayı da kapsayacak biçimde, bu merkez çevresinde oluşturulmalıdır.

22) Kültürpark odaklı kültür ve sanata yönelik periyodik bir takvim çıkarılmalıdır. (Dünya Şiir, Öykü, Dans, Tiyatro ve benzeri Günleri, yarışmalar, buluşmalar ve benzeri günleri)

Sonuç

Kültürpark’ın çağdaş bir yapılanma, korunma ve demokratik bir kullanım alanı olarak kentin hizmetinde tutulması için, İZFAŞ eşgüdümünde çalışacak, “Kültürpark kültür ve sanat danışma kurulu” ve “Kültürpark ticaret, eğlence ve spor danışma kurulu” oluşturulmalıdır.

Bu kurullar, kentte bulunan ilgili kurum, kuruluş, demokratik kitle örgütü ve benzeri yapılanmaların temsilcilerinden, üretimleriyle kente değer kazandıran kişilerden oluşmalıdır.

Çalışma boyunca dile getirilen genellemeler, kuşkusuz ayrıntılı ve somut eylem ve etkinliklerle desteklenmelidir ki; bu çalışmanın devamında bunlara dair ve yine kişisel öneriler yer alacaktır.

Saygılarımla, görüş ve değerlendirmenize sunarım.





Bu Kategorideki Diğer Haberler

Söz yetmez...

Sen “9 Eylül” dersin iki kelime ben değişen yazgı anlarım özgürlük anlarım, bağımsızlık, sen “İzmir” dersin iki heceyle ben sevinçten ağlarım... Tarihin başı mı dönmüş şim... Devamı