70 yıllık dostluk
"Savaş çıktı çıkıyor" derken deprem oldu, uçak düştü, mülteciler sınır kapılarına hücum etti, daha neler neler... Ardından korona virüsü bütün dünyayı sardı ve her şey unutu... Devamı
Bu satırlarla başlıyor Edirne Erkek Öğretmen Okulu'nun 26 numaralı öğrencisi Hikmet Göral'ın yıllardır düzenlediği toplantılar için hazırladığı Nostalji Albümü'nün ilk sayfası... 1976 yılında mezuniyetlerinin 25. yıldönümü vesilesiyle belli aralıklarla buluşmaya başlayan ve 18 yıldır da yıllık toplantılarını aksatmayan Edirne Erkek Öğretmen Okulu'nun ilk mezunları, bu yıl yine Bodrum Bitez'de bir araya geldi. 
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanı Fahri Ildız'dan ÖSYM Başkanı Fethi Toker'e, TÜBİTAK Bilim Adamı Yetiştirme Grubu Üye ve Sekreteri Süleyman Çetin Özoğlu'ndan İzmir İl Kültür Müdürü Yusuf Ziya Ulusoy'a, İzmir İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Faruk Ütün'den Çanakkale İlköğretim Müdürü Hikmet Göral'a, Mudo'nun Genel Müdür Yardımcısı İlhan Baykal'dan Ziraat Mühendisi Cemal Iskır'a, ayrıca hayatlarını eğitim sektöründe idareci / öğretmen olarak görev yapmış Ahmet Refik Bolat, Hasan Sami Mançuhan, Hüseyin Özbayır, Sadık Sayhan, Seyfettin Güz, Yusuf Yılmaz ve Zamir Yaylım'a kadar sohbet şansını yakaladım. 
Ortalama yaşları 87 olan ihtiyar delikanlıların ortak noktaları, Atatürkçü kimliğe sahip, zamanın dört dörtlük eğitimcileri olmaları, ardından başka üniversitelerde kariyer yaparak hayata farklı kulvarlarda atılsalar da 70 yıllık dostluğu hala aynı hazla taşımalarıydı. En büyük şaşkınlığı Ziraat Mühendisi olan Cemal Amca'da yaşadım. Resepsiyonda elinde bastonuyla iki büklüm otele giriş yapan bu 87 yaşındaki küçük dev adam, arkadaşlarını gördükten sonra, beş gün boyunca değil baston kullanmak, hiç kimsenin koluna bile girmeye ihtiyaç duymadı. 
Günlerce anılar paylaşıldı, sohbetler edildi, aralarından ayrılanlar yad edildi. Ve gala Gecesi, otel sahibini/genel müdürünü temsilen, yönetimden Gamze Özbey ve ön büro amiri Gamze Metin ile geceyi düzenleyenlerin birbirlerine teşekkürleriyle devam etti. Gece vals ve tangoların ardından, ayakta söylenen Öğretmen Marşı ile sona erdi. 
Sizler de sahip çıkın; okul, asker ve iş arkadaşlıklarınıza sahip çıkın. Her yıl aranızdan ayrılanlar olsa da, son kişi kalana kadar onlarla anıları yad ederek ruhunuzu genç tutmayı ihmal etmeyin. Şu bir gerçek ki insan anıları olduğu sürece daha mutlu, dinç, enerjik ve hayata bağlı kalıyor. 
Sonuç; yaşınız 90 da olsa hayatta hep yapacak bir işiniz ve hedefiniz bulunsun. En büyük hedef ise dostlukları ve hatıraları paylaşıp, hem kendinizi hem çevrenizi pozitif enerjiyle dinç tutmak olsun. 
"Savaş çıktı çıkıyor" derken deprem oldu, uçak düştü, mülteciler sınır kapılarına hücum etti, daha neler neler... Ardından korona virüsü bütün dünyayı sardı ve her şey unutu... Devamı
Hepimiz kendimizden bir şeyler bulduğumuz filmleri izleyip, kitapları okumaz mıyız? Kendimizden çok şey bulduğumuz ortamlar değil midir bizi cezbeden? İşte okuyucularımız da "Hasta Ruhl... Devamı
Yazının başlığını görünce "Ruhun da hastası mı olur?" diye düşünmediniz herhalde? Ya da aklınıza sadece psikolojik rahatsızlığı olan ve tedavi görenler gelmemiştir sanırım. Zi... Devamı