Mor Şalvar ayakta alkışlandı 2022-03-17 15:25:44
Yazar: Neslihan Perşembe Kulakoğlu
Ekim ayında açılan İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları üçüncü oyunu Mor Şalvar’ı sahneledi. Kadınların yaşadığı sorunları muzipçe anlatan Mor Şalvar ekibi ayakta alkışlandı.
1990’lı yıllarda İzmir Kitap Fuarı’nda gerçekleştirilen bir söyleşide 2012 yılında yitirdiğimiz oyuncu, yazar, yönetmen Mücap Ofluoğlu konuşmuştu. Konuşmasında 1940’lı yıllarda çalıştığı İzmir Şehir Tiyatrosu’ndaki anılarını anlatmıştı. Anılarıyla dinleyenleri bir hayli güldürmüştü. Doğup büyüdüğüm, yaşadığım İzmir’in geçmişinde hem de Kültürpark’ta bir şehir tiyatrosu olması beni heyecanlandırmıştı.
Yine 1990’lı yıllarda çalıştığım Nisan Kültür ve Sanat’ta Gündem Dergisi okurları için gidip söyleşi yaptığım Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi, Sahne Sanatları Bölüm Başkanı, yazar, yönetmen, ablamın da hocası, 2019 yılında yitirdiğimiz Prof. Dr. Özdemir Nutku, Türkiye’nin üçüncü büyük şehri İzmir’de şehir tiyatrosu kurulmasının gerekliliğine dikkat çekmişti.
2014 yılında bu kez Dokuz Eylül Gazetesi okurları için Prof. Dr. Özdemir Nutku ve DEÜ Güzel Sanatlar Fakültesi, Sahne Sanatları Bölümü Öğretim Görevlisi, tiyatro araştırmacısı, 2021’in sonbaharında yitirdiğimiz Prof. Dr. Hülya Nutku ile olan söyleşimizde de İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin şehir tiyatrosunun hâlâ kurulamamış olması üzerine konuşmuştuk. İzmir’de Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'ni kuran bu iki güzel insan, Türk Tiyatrosu’na verdikleri emekle, yetiştirdikleri öğrencilerle yaşayacaktır.
Çevremdekiler Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosu’ndan hep övgüyle söz ediyorlardı. Pandemi öncesi Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun sahnelediği, Moira Buffini’nin yazdığı "Sessizlik" ve Jordi Galceran’ın yazdığı "Metot" adlı oyunları izleyince Bornovalılar ve İzmirliler adına gurur duymuş, övgülerinde haklı olduklarına tanık olmuştum. Gerek sahne arkası gerekse sahne önünde Bornova Belediyesi Şehir Tiyatrosu çok başarılıydı.
O gün başta İzmir Büyükşehir Belediyesi olmak üzere İzmir’in tüm ilçelerinde şehir tiyatrosu kurulmasını diledim. Neden mi? Bu sorunun cevabını seçim öncesi verdiği sözü tutarak İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nı kuran İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’den alalım:
“Uygarlık tarihinin en köklü ve en eski sanat dallarından biri olan, gerçek ile kurguyu, geçmiş ile geleceği bütünleyen tiyatro, bize yaşamı her yönüyle daha iyi anlama ve idrak etme fırsatı sunuyor. Tiyatro bir anlamda hoşgörünün, görünenin ardındaki gerçeğin ve özeleştirinin sahnede buluşmasıdır. Bu sahnede, çeşitliliğin bir arada olması anlam taşır. Sahnenin insanı birleştirici, kaynaştırıcı yanı, sanatçıları, insanı hangi milletten, dilden, dinden olursa olsun yalnızca insan olarak görmeye, sanatseverleri ve seyircileri, dünyanın ve insanlığın değerlerine sahip çıkmaya zorlar.”
Evet, başta Prof. Dr. Özdemir Nutku ve Prof. Dr. Hülya Nutku olmak üzere İzmir’in tiyatro emekçilerinin ve benim de seyirci olarak düşüm gerçekleşti. İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları kuruldu ve sadece merkez ilçe Konak’ta İzmir Sanat ve Elhamra Sahnesi’nde değil, Bostanlı Suat Taşer Tiyatrosu’nda, Güzelbahçe Atatürk Kültür Merkezi’nde, Torbalı Kültür Merkezi’nde, Tire Belediyesi Kültür Merkezi’nde de tiyatroseverlerle ekonomik bir fiyata ve grup indirimleriyle buluşuyor.
İlk iki oyunu özel nedenlerle seyredemedim. Üçüncü oyunun, "Mor Şalvar"ın galasına katıldım. Ferhat Lüleci’nin yazdığı "Mor Şalvar" adlı oyunu soluksuz seyrettik. Kadın haklarını genç bir erkek, kalemine has muzipliğiyle, gerçeğin üzerindeki perdeyi açarak, bıçak gibi keskin bir dille anlatmış.
Kalemi karakterlerine uzatan yazar, bununla yetinmeyerek seyirciye de uzatıyor. Çünkü bir tiyatro oyununda perde kapatıldığında düşünüyor, sorguluyor, yaşananları adalet terazisinde tartmaya çalışıyorsanız, siz de yazılan bir oyun üzerine kendinizce yazıyorsunuzdur. Ferhat Lüleci’nin yazdığı "Mor Şalvar" adlı oyunun 2021 yılında ilki verilen "Erhan Gökgücü Oyun Yazarlığı Ödülü"ne layık görüldü.
Emekliliğine kadar Devlet Tiyatroları başrejisörü olarak çalışan, 2020 yılında yitirdiğimiz tiyatro rejisörü, oyun yazarı, oyunculuk ve reji eğitmeni birçok ödüle layık görülen Erhan Gökgücü, yazdığı oyunlarda demokrasi ve düşünce özgürlüğüne dikkat çekmiş. "Mor Şalvar"da sınıf bilincinde olmayan temizlik işçisi dört kadının, banka soygunuyla sınıf atlama telaşına tanık olunuyor. Bu tanıklıkta dört kadının hayatlarına tutulan ayna dayanışmayı, annelik bilincini, kendini ve bedenini savunmayı, şiddete karşı çıkmayı gösteriyor. Kadınların dört kişiden beş kişiye çıkmasıyla hatta rehin alınan banka çalışanı kadının yaşadığı sorunla da dikkat çekilen aslında sınıf çatışması kapsamında kadın hakları.
Haldun Taner'in yazdığı "Sersem Kocanın Kurnaz Karısı" oyununda tiyatro aşkını özetleyen bir cümle vardır: “İki kalas bir heves”. Gerek sahne önünde gerekse sahne gerisinde bu aşkı gördüm İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nda. Oyun sonunda "Mor Şalvar" ekibi ayakta alkışlandı. Hem İzmir’e hem de İzmir’den Anadolu’ya umutlarım arttı. Çünkü İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’in dediği gibi, “Tiyatro bir anlamda hoşgörünün, görünenin ardındaki gerçeğin ve özeleştirinin sahnede buluşmasıdır". Tiyatroya giden seyirciler, yaşamlarında seyirci rollerini bırakıp kendi sahnelerini (dünyalarını) inşa edebilirler ve bu sahneyi (dünyayı) insanlık, eşitlik, demokrasi, barış, bilim, sanat için döndürebilirler.
Oyuncu, yönetmen, sanat yönetmeni, yazar, çevirmen, tiyatromuzun duayeni Yücel Erten, İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni olarak gençlerle el ele İzmir’in birçok ilçesinde tiyatroseverlerle buluşmanın heyecanını yaşıyor. Tiyatro da bu heyecanla yaşıyor. Ferhat Lüleci gibi yeni ve iyi yazarlarla yaşıyor. İş bulabilen genç oyuncularla, dramaturglarla, yönetmenlerle, sahne tasarımcısından ışık tasarımcısına perde arkası ve önünde emek veren herkesle tiyatro, bir şehri, bu güzel şehri, İzmir’i de yaşatıyor.
Mor Şalvar
Yazan: Ferhat Lüleci
Yönetmen: Ufuk Aşar
Sahne Tasarımı: Anıl Işık
Giysi Tasarımı: Deniz Çağrı Bilgili
Işık Tasarımı: Kaan Burmaoğlu
Dramaturg: Halil Ünsal
Yönetmen Yardımcıları: Bahadır Buyruk, Can Yılmaz
Afiş Tasarımı: Mahir Akkoyun
Fragman Tasarım: Serhan Çiner
Fragman Müzik: Kıvanç Sarıkuş
Fotoğraf-Video: Aslıhan Güçlü
Fotoğraf-Video: Serhan Çiner
Oyuncular
Nurdan: Şirin Saraçoğlu
Eşli: Elçin Erdem
Müjgan: Benan Özkaya
Serap: Ceren Demirel
Kevser: Pınar Güntürkün
Güven: Özgür Molla
Eylül: Dine Altıok
Adem: Can Yılmaz
Murat: Bahadır Buyruk
Teknik Ekip
Sahne Amiri: Alp Okur
Başrealizatör : Barış Direnç Altınay
Teknik Müdür: Hayri Kurt
Kondüvit: Mahmut Can Görür, Kıvanç Sarıkuş
Işık Kumanda: Can Tangal
Sahne Işıkçısı: Tuğrul Kaya
Sahne Makinistleri: Osman Şen, Erdal Karakaş, Hakan Dağlı
Sahne Aksesuarcıları: İbrahim Olam, Evren Til
Sahne Terzisi: Saadet Gökdemir
Fotoğraflar İzmir Büyükşehir Belediyesi Basın ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Basın Yayın Halkla İlişkiler Bölümü’ne aittir. İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları hakkında ayrıntılı bilgiyi izmirsehirtiyatrolari.com sitesinden alabilirsiniz.